• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Üyelik Girişi
ANI ÖYKÜLERİM

LEBA LEP

“Salgının olduğu bir dönemde salonu lebaleb dolduranlara teşekkürler..."

Lebalep…

Yani hınca hınç…

Yani tıklım tıklım…

***

“Salgına rağmen salonları tıklım tıklım dolduranlara teşekkürler."

Salgına rağmen!..

Yani Covid olma, Covid’i bulaştırma riskine rağmen!..

Ölme, öldürme ihtimaline rağmen!..

***

Ölüme meydan okumak bize has!..

Biz Türklere!...

***

Arasta sokakta bir çay ocağının önündeyiz iki arkadaş.

Mesafeli…

Maskeli…

Sokakta polisler sık aralıklarla gelip geçiyor.

Ve her geçişte etrafa:

“Yaklaşmayın!”

“Maskelerinizi burnunuzun üstüne çekin!”

 “Mesafeyi koruyun!” ikazındalar.

Sokaktaki işyerlerine de girip, maske ve mesafe kontrolü yapıyorlar…

Haklı olarak.

Ve görevleri gereği.

***

Salonları tıklım tıklım, hınca  hınç dolduranlara takdir, teşekkür!..

Sokaktakilere mesafe ikazı!..

***

Çok mu aptal görünüyoruz!..

Gerçekten iki olay arasındaki tezatı/çelişkiyi fark edecek zekâdan yoksun olduğumuz mu düşünülüyor?

Siyasete/siyasetçiye bu cesareti veren saik nedir?

Neden-sonuç ilişkisi kuramayacak bir düzeyde mi görünüyoruz?

Yok eğer böyle değilse siyasetçiyi böylesine “cüretkâr” yapan nedir?

Tepkisizliğimiz mi?

İtiraz edecek bilgimizin, medeni cesaretimizin olmayışı mı?

Salgının dünyada milyonlarca, Türkiye’de binlerce can aldığı gerçeği ortada dururken, siyasetin, siyasetçinin bu çifte standardına sessiz kalış neyin işareti?

Halka, “mesafe” ikazında bulunanların, kongrelerini LEBALEB dolu salonlarda yapışlarına neden itiraz edilmez?

Edilemez…

Partili yurttaşlar neden kayıtlı oldukları il örgütlerine gidip, tepkilerini dile getiremezler meselâ.

Nasıl bir “efsunlanma” halidir ki dünyayı sarsan salgına rağmen liderine hayran partililer o kongre  salonlarını tıklım tıklım doldurabilmektedirler.

***

İtiraz kültürü yok.

İtaat var lidere…

Bağlılık…

Tutukluluk…

***

Esnafa ücretsiz dağıtılan bir politik gazetenin ilk sayfasında şöyle bir başlık vardı:

“……….’un izinde, ………….’nin emrindeyiz…"

Der ki Cemir MERİÇ:
"Emir altına girdiniz mi siz şahıs olarak, şahsiyet olarak  yoksunuz!"

***

"Lidere, otoriteye bağlılık düşünMEmektir...

Düşünmeye gerek duyMAmaktır…

Ve bağlılık bilinçsizliktir… (*)

 

(*)  George ORWELL  1984

Hava Durumu
Saat