• 2003 yılında liselerde eğitim-öğretim 4 yıla çıkarıldı.
• 2005 LGS kaldırıldı yerine OKS getirildi.
• 2005 İlkokul 1. sınıfta “zorunlu” bitişik el yazısı uygulamasına başlandı.
• 2007 OKS kaldırıldı, yerine SBS getirildi.
• 2009 Üniversiteye girişte katsayı kaldırıldı.
• 2010 ÖSS kaldırıldı, yerine LGS-LYS getirildi.
• 2012 LYS değiştirildi, AOBP yerine OBP uygulandı.
• 2012-2013 4+4+4 sistemine geçildi.
• 2013 TEOG sınavlarına geçildi.
• 2017 yılında zorunlu el yazısı uygulaması kaldırıldı.
• 2017 TEOG VE LYS kaldırıldı, yerine YKS getirildi.
• 2024 Milli Eğitim Bakanı 900 sayfalık bir program hazırlatmış. İncelenmesi için de 1 haftalık süre buyurmuşlar!
900 sayfa…
ve 1 hafta süre…
***
Yorulduk…
sıkıldık…
bunaldık…
***
Öğretmenler yoruldu…
Öğrenciler yoruldu…
Veliler yoruldu…
Yorulduk…
***
Bu kadar hızlı değişimin nedeni ne?
Hakikaten çok mu hızlı gelişiyoruz?!
Yoksa şaşkınlığımızdan ne yaptığımızı mı bilmiyoruz?!
***
44 yıllık öğretmenliğimde bir sükûnet bulamadım.
Bir “oturmuşluk…”
Bir “ne yaptığımızı bilmek…”
Yaptığımız öğretmenlikten emin olmak… vs…
Hangi yıl yaptığımız eğitim-öğretimimizin doğru, verimli, anlamlı olduğunu anlayamadık.
***
Sistemler bu kadar hızlı değişirken biz neredeydik?..
Eğitimin bileşenleri:
Öğretmenler…
Sendikalar…
Eğitim bilimciler…
Eğitim fakültelerindeki akademisyenler…
Ve hatta sosyologlar…
***
Eğitim politikalarının oluşturulmasında eğitim camiası olarak pasifiz…
Talepkâr, baskı oluşturan bir donanımımız ve dolayısıyla gücümüz yok.
Etkin, belirleyici değiliz…
olamıyoruz…
Emirkulu gibiyiz…
Hep talimatları uygulamakla mükellefiz.
****
Programların hazırlanmasında sendikalar yok…
eğitim bilimciler yok……
sosyologlar yok…
ve hatta psikologlar yok…
***
Dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar sık ve bu kadar hızlı değişiklikler söz konusu değil.
Programlar ilgili taraflarca aylarca incelenip, tartışılmadan ve hatta pilot uygulamalar yapılmadan değişiklik söz konusu olmuyor…
olamıyor…
***
Sorunun çözümü eğitimcilerde olmalı…
Öğretmenlerde…
Sendikalarda…
Eğitim Fakültelerinin akademisyenlerinde…
Donanımlı olmanın verdiği güçle…
Ne istediğini bilmenin kararlığıyla…